31 Ekim 2008 Cuma

Galatasaray'da son durum

Galatasaray, iyi oynadığı bir Trabzonspor ve mükemmel oynadığı ancak bunu %25 şanssızlık %75 beceriksizlik sebebiyle skora yansıtamadığı Olympiakos maçlarından sonra taraftarını havaya soktu. Taraftar da futbolcuların da bu havaya girdiğini, UEFA Kupası'nda çok iyi işler yapacağımızı, Skibbe'nin aslında hoca olabileceğini ve bundan sonra işlerin yolunda gideceğini düşünmeye başladı. Biz Türkler herşeyi hemen abartırız doğru, fakat Galatasaray'ın o görüntüsü hakikaten umut vericiydi. Ne yazıkki yıllardır peşimizi bırakmayan rehavet ve istikrarsızlık, bir kez daha kendini gösterdi ve Galatasaray içler acısı bir futbol ve yenen komik gollerle Eskişehirspor'a 4-2 mağlup oldu. Karamsar tablo tekrar yerini almıştı, fakat akıl almaz hatalar, rezalet bir futbol ve Youla'nın küçük kardeşiyle top oynarcasına attığı çalımlar karşısındaki çaresiz Galatasaray savunması akıllarda birçok soru işareti bıraktı. Geride bıraktığımız hafta mükemmel oynayan Galatasaray'ın bu kadar kısa bir süre geçtikten sonra zayıf rakibine karşı dökülmesi enteresandı. Kupa maçına söyleyecek fazla birşey yok, kupayı böyle yoğun bir döneme girmiş bir takımın oyuncularına önemsetmek gerçekten zor; hele hele ligin flaş ekibi Gaziantepspor'la Pazar günü, Benfica ile Perşembe, Fenerbahçe ile Pazar oynanacak maçlar onları bekliyorken... Yenileceğimiz düşündüğüm bir maçtı, Servet'in savunmamızı en çok karıştıran isim Neca'nın elmacık kemiğini adeta göçerterek sakatlamasıyla azıcık olsun rahatladım, beraberliğe de üzülmedim.

Skibbe'nin bazı hareketleri hala yorumsuz... Eskişehirspor maçında skor 2-2 iken Kewell'ı çıkartıp Mehmet Güven'i oyuna almasını kimsenin bana anlatabileceğini düşünmüyorum, tıpkı Mehmet Güven'in futbolcu olduğunu anlatamayacakları gibi. İster Kewell sakatlanmıştı deyin (ki sakatlanmamıştı), ister kötü oynadı; sakat Kewell bile Mehmet Güven'den daha verimli olurdu skoru leyhimize çevirmek için. Ankaraspor maçında ise kendisine Hepatit B teşhisi koyan, "Futbol oynayamaz, çok riskli, bu programı kaldıramaz, o yüzden devamlı oynayamıyor." diyen Profesör medyamız, galiba kendilerinin aynı zamanda Kewell'ın bu hastalığın 5 seneyi aşkındır devam ettiğini iddia ettiklerini unuttular. Eğer doğruysa bu oyuncu o senelerde Leeds United'da fırtınalar estirdikten sonra bir de Liverpool'la maçı aldığı darbe yüzünden tamamlayamasa da Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşadı. Kendisi bu şahane medyamıza cevap olarak maça çıkmak istedi, ve bence Skibbe onu oynatarak doğru yaptı. Son haftalarda yorgun gibi gözüken ve iyi oynayamayan Arda'yı oynatarak altın değerinde 3 maç öncesi yoracağına Yaser'i deneyebilirdi bana kalırsa.

Hiç yorum yok: