Derbi Öncesi

Merakla beklenen derbi sonunda kapıya dayandı... Peki takımlar ne durumda, nasıllar, derbiden önceki kritik Avrupa maçları ne olur? Bu yazımda bunlardan bahsedeceğim.

Fenerbahçe, sezon boyu hiç iyi bir görüntü çizmedi hepimizin bildiği gibi. Hem Türkiye'de hem Avrupa'da oynadığı maçlar ve aldığı skorlarla Zico'nun Fenerbahçe'sini mumla aratan bir Fenerbahçe var. Ligde 10. sırada yer alan Fenerbahçe'nin aldığı en tepki çeken skorlar ise 2-1lik Hacettepe mağlubiyeti, "taklacı" Aghahowa'nın şovuyla Kadıköy'de 4-1lik Kayseri mağlubiyeti, Kadıköy'de uzun süredir yenilmezlik ünvanı bulunmasına ve en son 3 sene önce Milan'a kaybetmesine rağmen kalesinin çabuk düştüğü maçta Arsenal'e karşı alınan 5-2lik mağlubiyet, ve son olarak bu haftasonu oynanan 60 dakika 10 kişi oynayan ve iki kez öne geçip biri rakip 10 kişiyken olmak üzere 2 gol yiyip 2-2 berabere kalınan Eskişehirspor deplasmanı. Eskişehir deplasmanında ise Fenerbahçe, Aragones'in inadının ve artık Fenerlileri çileden çıkartan Edu'nun kendi kalesine 1 gol ve 1 asistinin kurbanı oldu. Aragones, ısrarla kimsenin akıl çerçevesine sığdıramadığı bir şekilde Semih'ten forvet arkası, Güiza'dan tek forvet ve Alex'ten orta saha yapmaya çalışıyor. İkinci devre Fenerbahçe az gol pozisyonuna girmemesine rağmen geçen sene yediği golün Fener'e doping olduğu maçları düşündükten sonra, 70'ten sonra çevrilen maçları düşündükten sonra o pozisyon sayısı bile az. Olanlar da Semih insiyatif alıp ileri çıktığı zaman oldu, fakat onları da Güiza cömertçe harcadı. İşin ilginç tarafı Fenerbahçe'de 10 kişi rakibine kaybedecek fırsatları da verdi, Youla'nın karşı karşıya kaldığı pozisyon ve ceza sahasındaki bir karambolün gol olması içten bile değildi, Carlos'un geri pası da nizami gol olmasına rağmen yan hakem topun çizgiyi geçmediğini düşünerek Eskişehir'i golden etti. Bunu ister Fener hala çok kötü, ister Fener ligi bir türlü ciddiye alamıyor, konsantre olamıyor diye yorumlayın, Fener'de yolunda gitmeyen birçok şey var. Mesela defans... Bana göre bu etken Çarşamba günü Arsenal'in Walcott ve Adebayor'un yokluğunda eksik çıkacağı maçta rahatlamasını sağlayacak. Saç baş yoldurtan Edu ile son zamanlarda formsuz olan Lugano, Emirates'de neler yapacak merak ediyorum. Üstüne üstlük Alex de bu maçta forma giyemeyecek, derbiye bile yetişemeyecek galiba. Bana göre tek ihtimalli bir maç.

Galatasaray'a gelince... Galatasaray oyunuyla kadrosunun hakkını veremiyor, deplasman maçlarında rezalet oynuyor, iyi konsantre olamıyor. Galatasaray da sıkça eleştiriliyor, fakat Fener'e göre çok daha iyi durumda gözüküyor. Ligde aldığı kötü sonuçlardan en çok tepki çeken ise deplasmanda 4-2lik Eskişehir mağlubiyeti ve Ali Sami Yen'deki 1-1lik Antalyaspor beraberliği. Galatasaray'ın daha çok evindeki futbolu beğeniliyor, hele bazı maçlarda büyülüyor. 3-0lık Trabzonspor, 1-0lık Olympiakos maçlarının tamamında oynanan kaliteli ve mükemmel futbol, ve bu haftasonu oynanan 3-1lik Gaziantep galibiyetinin ilk 30 dakikasındaki futbol hakikaten Galatasaray taraftarını derbi için son derece umutlandırdı. Galatasaray'ın da en zayıf halkası tıpkı Fener gibi defansı. Servet ve Emre Aşık gibi tecrübeli milli oyuncular ve Portekizli yıldız Fernando Meira olmasına rağmen ligin başından beri en çok aksayan bölge savunma. Bana göre bunun nedeni stoperlerin kötü oyunu değil takım savunmasının zayıf olması. İleri hatta Kewell, Lincoln, Baros ve oynadıkları zaman Aydın, Nonda ve Ümit, defansla yakından uzaktan alakası olmayan oyuncular. Arda ara sıra yardım etmesine rağmen bu konuda o da yetersiz. Sebebi ise tamamen kondisyon eksikliği, mesela Arda maç içinde savunmaya çok az yardım ederek enerjisini ekonomik kullanmasına rağmen 70. dakikaya doğru yoruluyor. Aynı şey Kewell için de söylenebilir. Bu yüzden Skibbe'nin iki ön libero oynaması doğru, nitekim Servet-Emre stoper ve Meira-Ayhan ön liberodayken daha iyi savunma yapılıyor. Fakat yine de Emre Aşık savunmada ağır kalıyor ve Meira ve Ayhan'ın da hızları o bölgenin yükünü kaldırmaya yetmiyor. Bu yüzden daha hızlı bir oyuncu olan fakat şu an bir sakatlığı bulunan Mehmet Topal, Fenerbahçe derbisine yetiştirilebilirse ön liberoda Ayhan - Topal, stoperde Meira - Servet ikilisi daha etkili olur diye düşünüyorum. Bunun yanı sıra Galatasaray'ın hücum gücü bu sene muhteşem. Harry Kewell'ın takımı "Hagivari" bir şekilde üstlenişi, Arda'nın ve Lincoln'ün mükemmel pasları ve Baros'un çabukluğuyla aralara sızışı, Galatasaray'ı bu konuda Fener'in önüne geçiriyor. Benfica maçına gelince, Kewell'ın sakatlık durumu belirsiz, oynarsa bana göre bol gollü ve üç ihtimalli bir maç olur. Oynayamazsa ise Galatasaray'ın Kewell'sız maçlarındaki tutuk hücumu ile zaten matah olmayan savunmasını göz önünde bulundurursak maç Benfica'ya daha yakın gözüküyor.

Sonuç olarak bu dev derbide bol gol bekliyorum. İki takımın da savunma zaafları ön plana çıkıyor. Galatasaray'ın hücum gücü ise bu seneki performansıyla Fenerbahçe'ye göre daha üstün, hele hele Alex derbiye yetişemezse Fener'in hücum gücünü hiç de parlak görmüyorum. Bir de tabii ki Saraçoğlu etkeni var, Galatasaray'ın çok uzun bir süredir galibiyetinin olmadığı bu statta yine işi kolay olmayacak, fakat senelerdir Galatasaray Fenerbahçe'nin bu kadar kötü olduğu bir zamanda derbi oynamamıştı, bu yüzden bana göre Galatasaray bu maçta bir adım önde, Alex oynamazsa ise beş adım önde. Kewell, Baros, Meira gibi oyuncuların büyük maç tecrübeleri çok fazla, takımın geri kalanı da oldukça tecrübeli, geçen sene Kadıköy'e çıkan gençlerle alakası yok. Bence bütün bu etkenler Galatasaray'a sonucu getirecektir.