31 Mayıs 2010 Pazartesi
Hidayet Türkoğlu
Peki Hidayet takas olabilir mi? Çok zor bir ihtimal diyebiliriz. Öncelikle kontratı yeterince yüklü ve uzun, yaşının da 31 olduğu düşünülürse, gelecek için yeterince kötü bir yatırım. Ayrıca kendisi takas olduğunda alacağı para %15 artıyor, bu kendisi için çok iyi olsa da takasta ilgilenebilecek takımları vazgeçirebilecek bir madde.
Hidayet'in Toronto'daki 2. sezonunun ilki kadar kötü geçeceğini düşünmüyorum. Eğer Bosh gider de Hidayet kalırsa, takımın kalitesi düşerken kendisinin rolü yükselecektir. Takım belki daha çok maç kazanamaz ama, istatistiksel açıdan kontratını bu kadar kötü göstermeyecek seviyeye erişebilir, bu da üzerindeki baskıyı biraz azaltır.
30 Mayıs 2010 Pazar
Rajon Rondo
24 Mayıs 2010 Pazartesi
Orlando'ya Neler Oldu?
1) Boston diğerleri gibi değil:
Charlotte ve Atlanta normal sezonda iyi gözükse de, özellikle Atlanta bir playoff takımı olmadığını daha Milwaukee serisinden gösteriyordu. Lig lideri olamadılar belki, ancak ilk 2 turda çok iyi eşleşmeler çıktı karşılarına. Boston'da büyük üçlü o kadar kötü durumda değil, Rondo kariyerinin en iyi basketbolunu oynuyor, ve Cleveland zaferinden sonra galibiyete inanmış durumdalar.
2) Vince/Rashard bekleneni veremiyor:
Rashard Lewis kendisi kadar para alan oyuncular arasında tarihi kötülükte bir seri geçiriyor(37 dakikada 5 sayı 5 ribaund %25 FG %7 üçlük). Kendisinin hücumda beklenenin çok altında olmasıyla Vince Carter'ın (Lewis kadar kötü olmasa da) bürünmesi gerektiği kurtarıcı rolüne bürünememesiyle Orlando en önemli 2. ve 3. oyuncusundan gerekli verimi alamıyor.
Peki, Carter yerine Hidayet takımda olsaydı çok bir şey değişir miydi? Hidayet'in oyun kurucu özelliği Magic'i daha güçlü yapabilirdi, ancak genel olarak çok bir fark yaratacağını sanmıyorum, çünkü Boston şu anda Orlando'dan çok daha üstün gözüküyor.
Sonuç olarak, ölü sezonda Orlando'nun bu takımı(En azından kilit oyuncuları) değiştirmesi çok olası gözükmüyor, o yüzden Otis Smith gelecek sezon aynı sorunların yaşanmaması için çok dua edecektir muhtemelen.
23 Mayıs 2010 Pazar
Celtic Pride
21 Mayıs 2010 Cuma
Bosh'ın Gitmek İstediği Takımlar
LeBron James Nereye Gidecek?
NBA'de Doğu ve Batı konferans finalleri devam ederken, saha dışında da basketbol dünyasını yakından ilgilendiren olaylar gelişiyor. Sene sonunda kontratının süresi dolmuş oyuncuların takımlarıyla kontrat tazeleme ya da cazip teklif aldığı başka bir takıma geçme arasında vereceği kararı değerlendirdikleri zaman geldi. Doğal olarak gündem iki yıldır en değerli oyuncu seçilen LeBron James'in nereye gideceği tartışmalarıyla dolu. James'in kontratında bir yıllık bir opsiyonu bulunuyor ancak maddi nedenlerden bu opsiyonu değerlendirmeyerek kendisine maksimum kontrat önerebilecek takımlar arasında bir seçim yapacak. Dürüst olmak gerekirse NBA'deki her takım öyle ya da böyle LeBron James'i takımlarına nasıl katabilecekleri konusunda kafa yoruyor. Bunca takım arasında LeBron'u takımlarına bağlayabilecek Cleveland haricinde iki takım öne çıkıyor: New York Knicks ve Chicago Bulls. Tabii ki bu takımlar dışında da iddiası olan bir iki takım var New Jersey Nets gibi, ancak bu takımların çoğunda James'e maksimum kontrat önerebilecek miktarda para yok. Bu takımlar da imza-takas yoluna gitmeyi planlıyor. LeBron James'in hangi takımı hangi sebeplerle seçebileceğini kestirebilmek için üç takımı diğerlerine göre daha derinlemesine incelemek gerekiyor.
Cleveland Cavaliers
Cleveland şehri LeBron'un memleketi olduğu için Cavaliers'in seyirci-takım sinerjisi çok güçlü. Ev sahipliğini yaptıkları maçlarda bu nedenle çok üstün ve dominant performanslar sergiliyorlar, hatta geçen sene evlerinde sadece 2 yenilgi alarak NBA rekorunu egale etmişlerdi. LeBron her geçen sene takımını daha kuvvetli bir şekilde ileri taşıdı, 2006-2007 sezonunda finale kadar çıktı, playoffların devamlı ve etkili bir takımı konumuna getirdi. LeBron bu takıma ve şehre çok şey verdi. Ancak NBA tarihinde zirvede yer edinmek isteyen LeBron için memleketinin kahramanı ya da Cavaliers'i başarıya taşıyan yıldız oyuncu olma kavramları artık bayatlamış olmalı. Eğer tüm zamanların en iyilerinden biri olarak yıllarca anılmak istiyorsa LeBron James'in birkaç yüzüğe ihtiyacı var. Jordan'ın, Bryant'ın, Wilt Chamberlain'in, Magic Johnson'un ve adını sayabileceğimiz nice harika oyuncunun şampiyonlukları bulunuyor. NBA tarihinde kalıcı bir yer edinmek için yılın çaylağı, en değerli oyuncu ödülünü almak veya All-NBA Team'lere seçilmek yetmiyor. Efsane olmak istiyorsa şampiyonluk alması gerekiyor, kendine "kral" diyorsa gidip tahtına geçmesi lazım artık...
New York Knicks
Madison Square Garden'da yaptığı her maçtan sonra buraya duyduğu hayranlığı gizlemeyen James'in bu şehrin enerjisine ve kültürüne aşık olduğu ortada. Yalnız saha etkeni değil; New York'un şehir yapısı, Amerika'nın doğusundaki en önemli ve büyük şehir olması LeBron'u New York'a yönlendirenler listesinin sadece yüzeysel olanları. James eğer tercihini New York'tan yana kullanırsa bu klübün tarihindeki en büyük yıldızı ve dolayısıyla New York şehrinin sportif kahramanı olacak. Knicks forması altında alabileceği başarıların ihtişamı çok daha büyük olacak çünkü New York'un dünya pazarındaki yeri çok büyük. LeBron'un forma satışı artı isim hakları vesaireden kazandığı para da bu sebeple oldukça artacak. Bütün olumlu kısımlarının yanı sıra New York kadro açısından şu anki haliyle James'e şampiyonluk yolunu açamayacak zayıflıkta. Eğer Knicks, LeBron'un yanına Chris Bosh veya Amar'e Stoudemire gibi bir yıldız takviyesinde bulunursa diğer takımlar arasında New York Knicks LeBron James'le kontrat imzalama yolunda açık ara en önde giden takım olur.
Chicago Bulls
LeBron James olsam herhalde Chicago'ya giderdim. Bunu söylememin sebebi de Bull'un şu anki takım çekirdeği. Eğer James bu takımla anlaşırsa Rose-Noah ikilisinin arasına ligin en dominant forveti yerleştirilmiş olur. Bu da yetmezmiş gibi forvet mevkiinde oluşacak olan bir Luol Deng sıkışmasından ötürü Chicago imza-takas yöntemiyle kontratı biten yıldızlardan birini daha kadrosuna katabilecek durumda. Yakın zamanda bir yüzük istiyorsa LeBron için Chicago en iyi tercih olacak. Chicago'ya gitmesinde saha dışı etkenler daha çok engelleyici rol oynuyor. Bu takımın 23 numarayı emekli ettiği efsane oyuncusu Michael Jordan tüm zamanların en iyi oyuncusu olarak anılıyor. LeBron'un forma numarası değişikliğine gideceği açıklandı zaten ancak en büyük sorun James'in egosuyla Jordan'ın heykelini aynı şehre sığdırmak olacak. Bu bir sorun olmaktan çıktığı anda en avantajlı taraf Chicago cephesi olacaktır.
Sonuç olarak LeBron'un bu üç takımdan hangisine daha yakın olduğu sorusunu yanıtlamak henüz mümkün değil. Ancak en uzak olduğu takım bence Cavaliers. LeBron'un kariyerinde nasıl bir noktaya varmak istediği nereye gideceğini belirleyecek. Eğer para şöhreti seçerse New York'a, şampiyonluğu ve basketbolun zirvesinde olmayı seçerse Chicago'ya gitmeli. Hepsini bir arada alması pek mümkün görünmüyor.
2010 NBA Draft
Giriş
Basketboldan biraz anlayan 2 kişinin yazacak yer bulamadıkları için yazdıkları blog. Sadece basketbolla ilgili yazılar olacak, bir de tahmini olarak 26 Haziran'dan sonra düzenli şekilde yazabileceğiz.(Öss genci olunca) Umarım güzel yazarız da okunabilecek bir şey çıkar ortaya.